Derek Paravicini prematüre bir bebek olarak dünyaya geldiğinde, doktorlar hayatta kalmasının bir mucize olacağını söylemişlerdi. Doğuştan görme engelli olan Derek ilerleyen yaşlarında iletişim kurmakta zorlanıyor ve öğrenme güçlüğü yaşıyordu. Bu süreçte Derek’in otizm spektrumunda olduğu anlaşıldı. Derek bugün yeteneğiyle herkesi kendine hayran bırakan bir müzisyen. Okuma yazma bilmiyor ve göremiyor olsa da bir kez dinlediği herhangi bir melodiyi anında çalabiliyor.

İlk yeteneklerini, daha iki yaşındayken dadısının verdiği piyanoyu çalmaya başlayarak gösterdi. Bu süreçte ailesinin desteğini de alarak Londra’da bir müzik okuluna gitti ve henüz 7 yaşındayken ilk konserini verdi. Dokuz yaşında ise artık Kraliyet Flarmoni Orkestrası ile birlikte konser verir duruma gelmişti. Paravici’nin bu çalışmaları onu erken yaşta Birleşik Krallık çapında tanınır hale getirdi. Bunun örneklerinden birisi, o dönem Galler Prensesi olan Diana Spencer’ın kendisine ödül vermesiydi. Bu başarısını ilerleyen yıllarda da korudu ve günümüzde sadece Birleşik Krallık değil, tüm dünyada tanınan bir piyanist haline geldi.

Paravicini büyük bir müzik yeteneğine sahip ama sözel yetenekleri oldukça sınırlı. Okuma yazma bilmiyor, fakat müzikle ilgili bilmesi gereken her şeyi her duyduğu melodiyi zihninde tutabiliyor Ezberlediği sayısız binlerce müzik bestesini ve bunlardan herhangi birini istendiğinde ve herhangi bir tarzda çalabiliyor. İletişim becerileri sınırlı olsa da Derek, dünyayla da müziği aracılığıyla iletişime geçiyor, duygularını göstermek içi müziğin evrensel dilini kullanıyor.